23 Nisan 2009 Perşembe

az olmak...


koşamasam da yürüyebilirim
kimsenin görmediği "yüz"lerde tanıyorum kendimi çünkü
fazla bişeye ihtiyacım olmadı
az olmayı da sevmiyorum...

yalnızlık en zor toparladığım valiz
biçok şeyi zor sığdırdığım içine...biçoğunu sığdıramadığım hala..

anlattıkça azalırsa,dağılırsa içindekiler önüme en görülmesi istenmeyen halleriyle?
son kez başladığım bi ilki bitirmek için bu yolculuk.
duymak istemiyorum insan gürültülerini
bulunduğum siyaha dahil olmasınlar artık...



nisan 09

17 Nisan 2009 Cuma

değişim


eskiler çok yabancı geliyor..
çok zayıfmışım, çok yabancıymışım bişeylere..
şimdi tanıdık biçok şey
daha kuvetliyim ama daha umutsuz..
daha çok farketmişlik var çünkü.
daha az elle tutulur yönü var hayatın
daha çok vazgeçilmeye meyilli...


bilinçaltı tercihler sözkonusu belki
bilinçüstü yalnızlığıma

ben bu kadarım işte
bi piano sesiyle ağlayabilecek kadar kırılgan
avcunuza sığabilecek kadar küçük bazen...


nisan 09

sanmak...

bezen su herşeyi götürecek sanıyorum
sanmak mutlu edebiliyor...
sanıyorum ki ıslanırsam akıp gidecek ne kadar uzağa ne kadar gerekiyorsa
hayatımda yoksun...henüz tanımıyorum seni..
bu yüzden seviyorum

henüz "su" gibi gelmemiş olduğun için...

olasılıkları olan düşüncesizlikler artık ifademi değiştirmiyor
ifade?
onun da suyla akıp gitmesini diliyorum çoğu zaman...


tren camlarında kaybolmak istiyorum bazen..hızla geçen görüntülerinde..
sırf bu yüzden sonu gelmeyen yolculuklara adamak istiyorum kişiliğimi
gittiğim yerlerden defalarca dönmemek.

su en orta yerimden akıyor...ve sen henüz en uzaktasın.
bu yüzden bu kadar düşünüyorum seni
henüz suyuma bulanmamış olduğun için bu kadar özlüyorum
sigara gibi yanıp küçülüyor gün..zehirleyerek..zevk vererek biraz da.
bi nakil var hep kendi içimden kendi içime
eşyalarım bi dağılıyor, ardından bi toplanıyor

sürekli değişen sadece duvar resimleri..sürekli değişen ben..
geride bişeyler kalmasına ihtiyacımız yok..bi pencere mutlu edebilir
ya da kapalıyken odana getirebileceği sessizliği

geride ne kaldı

su herşeyi götürsün artık..






17 nisan 09



16 Nisan 2009 Perşembe

uykusuz




uyuyamıyorum


binyüzyıl geçti aradan
yağmur yağmıyor çünkü...
getirecekleri vardı ıslaklığının bana


tek kelime konuşmuyorum artık..
çok kelime yazıyorum sadece..
o kadar gürültülü ki içim
sağır olsun istemiyorum kimse
sebebini bilmediğim bi duyarsızlığa açılsın istemiyorum yollarım
yeterince sağır zaten insanlar yeterince duyarsız...
uyuyamıyorum seslerimden ben
binlerce yüzyıl geçti aradan
kimse düşünmüyor çünkü..

uyuyor herkes...



16 nisan 09

10 Nisan 2009 Cuma

üzgün...


üzgünüm...

bu yıl yağmadı yağmur istediğim kadar çok..fazla ıslatmadı içimi..
üzgünüm hem de,içinden geçilebilir bi düş bırakmadığım için sana..

bi tren camına yaslamışken başımı
düşünmek kadar güzeli yok diyorum kısık sesle
binlerce kez tekrarlayabilirim bunu"düşünmek kadar güzeli yok..
sonra...düşlemek kadar güzeli de..."

üzgünüm yönümü kaybettiğim için hayatın biyerlerinde
yönüne dahil olduğum için de..
insan kendine bi yol açmalı, en azından denemeli
ancak yoluna devam edebilir çünkü kendine açabildiği yolların çıkmazlarında
benim geçtiğim yolların çıkmazlarında senin dimdik duruşun yolculuğuma devam ettiren oldu iradelerimi..
üzgünüm hep
belki üzülmeyi unutmamak adına..

bir varmış bir de yokmuş
ben ve benim derinlerime değen birileri..sadece sarfedilmek adına kurulan cümleler...
bu yıl aslında hiç yağmamış olan yağmur..
üzgünüm biten her yeni sayfa için
biliyorum da üstelik kitabın son sayfası kadar güzeli yok...
...
10 nisan 09

7 Nisan 2009 Salı

yalın..lızlık...

tüm yüz hatları sana benziyor yalnızlığımın..

gerçekliğine imrendiğin, sahiplenişime öfkelendiğin, hatta çok fazla kızdığın bazen
zaman zaman da kendine içinde bir yer aradığın dönüp dolaşıp
boşluğundan sıkıldığın bazen kalabalığından bunalıp bi köşesine sinecek dinginlik aradığın yalnızlığımın en belirgin çizgileri senden alıntı..

sanırım sınırsızlık en çok aramızdaki mesafeye yakışıyor
aramızdaki derin sınıra
lirik yalınlığına ve düşüncelerimizin yanılsamasına
neye benziyor biliyor musun içimdeki yalnızlık
sevdiklerimizden önce ölmeyi isteriz ya hep
bencilliğimizdendir...acı çekmeye cesaretimiz olmayışından
biliriz oysa kalanın daha çok acıyla tanışacağını.
sevdiklerimize daha çok acı vereceğimizi biliriz kalan olmalarını dileyerek..
bencilliğimizden hep...

nereye kadar uzayacak bu cümleler
tümden yalnız mı kalacağız..



belki de kaldık...



6-7 nisan 09