5 Kasım 2011 Cumartesi

bayramınız kutlu olmasın !


küçüktüm henüz..elim kalem tutmazken daha, önüme kanlı et dolu bi tepsiyi, alnıma kanlı parmaklarını uzattıklarında..SEVAP diye...dininizden ilk o gün NEFRET etmiştim..belki 4-5 yaşlarında iken.. komşunun bahçesinde bağlı keçinin ipini kesmiştim boyum yetişmediği için bi tabureye çıkarak...sonra iyi bir azar,güzel de bi dayak yemiştim amcamdan...Bİ CAN kurtardım diye... o CAN yakalandı sonra...
ben odamda ağlarken kesildi... kesilirken duyduğum sesleri hala unutmam..son çırpınışlarıyla nasıl bağırdığını hala unutmam...boğazından çıkan o boğuk nefes alışverişleri..ardından gelen sessizliği...
ve kan birikintilerinde,artık organ parçalarıyla oynayan çocuklar sonra...sevinen insanlar...güzel güzel giyinip birbirini kutlayan büyükler..O KADAR BÜYÜKTÜRLER Kİ..az önce bi can almışlardır çünkü... hala BÜYÜKSÜNÜZ siz..ben küçülüyorum dünyaya verdiğiniz acılardan..yıkıntılardan...

20 yıl geçti üstünden...hala aynı insafsızlık..aynı acılar..din adı altında tatmin edilen egolar...elden hiçbişey gelmemesi...çaresizlik...daha 4 yaşında ölüm ve vahşetin öğretildiği bir çocuk daha..

şu an hissettiğim;
çaresiz, düşkün boyunlara dayamış olduğunuz kör-keskin tüm bıçakların acısı...

16 kasım 2010




***



üzgünüm..sizlere iç açıcı,süslü tebrik kartları gönderemiyorum bayram için.ya da büyüklerimi ziyaret etmiyorum, el öpmüyorum... ben küçük şeylerin insanıyım çünkü...küçük şeyler için ağlayabilir, büyük şeyleri umursamayabilirim...bu yüzden adam olmayan içimle adam olmuş dışım birdir..beni tanıyan sever,tanımayan nefret eder...yargılamam kimseyi, ama kendimi de yargılatmam. karşımda koca adam ölür basar geçerim, bi karınca için mezar kazarım ellerimle yeri geldiğinde...
yıllardır, akıl sınırlarıma ulaşamamıştır bunca sevinç ve hazırlığın sebebi... acı her bedende aynı acıdır... bir insan etine saplanan bıçak ne kadar yakarsa etini, bir kuzuyu da öyle yakıp geçer. bu ayrımın sebebi nedendir? bunca sevinçle bunca sabırsızlıkla her yıl kutlanan can alma törenleri...?
ben küçük şeylerin insanıyım evet... küçük bilip kurban ettiğiniz hayvanların acısını boynumda taşıyacak kadar basit, küçük, önemsiz ve İNSANım...

5 kasım 2011


1 yorum:

  1. Hayvan ölürken duydukların gerçekten kötü, unutulmayacak şeyler. Benim de başıma gelmişti. Arkadaşım sevinçle kapıya geldi, ben keçiyi serbest bırakıyorlar sanıp bi koşu pencereye koştum. Ne serbest bırakması gözümün önünde elimle beslediğim keçinin boğazını kesiyorlardı. Bir kere bile görmen yetiyor, etkisi çok büyük.
    Ama şöyle bir gerçek daha var ki kasaptaki etlerde gökten inmiyor veya yaşlanmış, hastalıklı hayvanlardan elde edilmiyor. Bir insanın kasaptan et alıp olmayana vermesi çok nadirdir, unutulur, illa ki birinin eksikleri hatırlatması gerekir. Kurban bayramında hem sen doyuyorsun hem de aç insanlara elinden geldiğince yardım ediyorsun. Her şeye olumsuz bakma lütfen.

    YanıtlaSil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.