16 Kasım 2009 Pazartesi

azalmaya yüz tutmayan septik acılara sahip ruhumdaki,derin kesikli kusursuz yara



sen busun... orda yanıbaşımda olan
ben de buyum... burda uzağında olan..


sana evcil hikayeler vaadetmiyorum
ne kurak bi ülkenin nefessiz çöl topraklarını; ne de yağmuru bol, ılıman bir iklimin serin rüzgarlarını...
sana varlığıma kanıt hikayeler vaadetmiyorum
burada bulduğun neyse ben buyum..
kendi yarımlarından tamamlanmış..kendi tamlarından bölünüp parçalanmış..fazlasını iste, azını bekleme benden..çoğalırım..büyürüm..dağılırım kendi parçalarıma...geometrik hesaplarla ince döşenmiş, özenilip bezenilmiş bir yalnızlık benimkisi..ne inleyen bi acının sesi ne zevk çığlıkları duyabilirsin kanatılmışlığımdan...


varlığıma kanıt; azalmaya yüz tutmayan septik acılara sahip ruhumdaki, derin kesikli kusursuz yara...



17 kasım 09

01:44



1 yorum:

  1. kanatılmışlığın, hayatın varlığını (hayatın, varlığını) kanıtlamışlığı... acaba hangi varoluş sorgulanıp zamanın darağacında ölümüne seyre durmalı? çok seviyorum kesinlikle pınar yazdıklarını

    YanıtlaSil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.